Güneşten ateş aldı Şahturna; yalnızca kendini değil, düşüncelerini de ısıttı. Isıtarak biçim verdi şiirine-sesine, onlara mekân yarattı; yarattığı mekâna taşındı ve bıraktı kendini, yaşam alanlarına: Mücadele ruhundan el aldı; türkü ikliminin yeni sesi oldu, doğayı korumaya, yaşamı tedavi etmeye soyundu.
n
Ozan olduğu için Şahturna, şiirlerini müzikle besledi; beslediği müzikte, ezilenlerin kurtuluş görüntülerini izledi; acıları kurtuluşa çerağ yaptı, dünyayı düşünürken gördü ve gördüğüne katıldı; Alevi bilincini-inancını askıdan indirip, en büyük öğretmen olan, yaşamın onayına sundu.
n
Yabancılaşmış inancı, mücadele denkleminden çıkarıp attı: Ezenlerin aklından, ezilenlerin aklına ve yine ezenlerin inancından ezilenlerin inancına koştu. Ve haykırdı bir bakıma: -Ben, yaşamın merkezine, yaşamın kendisini ve bilinci koyuyorum, bilinçli farkındalık benim rehberim, kötülerin kötü sonuçlarıyla mücadele etmek için herkesi şimdiye, buraya çağırıyorum, diye.
n
Çağrıya uyalım ve Şahturna’nın kavgasında buluşalım, kendisine koşan umudu, işaret fişeğine bağlayıp geleceğimizi aydınlatsın diye göklere fırlatalım; fırlatalım da ütopyamızın izdüşümünü, yeryüzünde bize göstersin.
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n