İşte öyle bir an, bir adım atmaya başladım.
n
Kendi kendime, "Yürü!" dedim. Kendi elimi, kendim tuttum.
n
"Yazmasını biliyor muyum? Okuyanlar kızar mı? Üzer miyim okuyanı?
n
Kötü bir söz duyar mıyım?" gibi soruları, hiç düşünmedim.
n
Aslında kendim için, kendimi düşünerek yazmaya başladım.
n
O nedenle bir beklentim de yok. Seven olur veya seven olmaz.
n
Beğenen olur veya beğenen olmaz.
n
Belki de yazmaya başladığım an gibi olur?
n
"Yalnız ve sevilmeyen", bir kitap olur. Ama bir farkı olur yine de.
n
"Adım" bir yerde yaşar.
n
"Benim adım yaşamalı." dedim.
n
"Bir emanet bırakmalıyım. Yürüdüğüm yollar, izlerim, kendi hislerim, yaşadıklarım silinemez. Hayatımı, sözlerimi ve düşüncelerimi, kimse belirleyemez.
n
Kimse tanımasa da; çocuklarım, büyüyünce beni okumalı.
n
Torunlarım beni tanımalı." dedim.
n
Şimdi bir yazar mıyım? Bilmiyorum.
n
Şair miyim? Bilmiyorum. Belki siz biliyorsunuz?
n
Benim bildiğim tek şey; hissettiğim, gördüğüm, duyduğum, kendimden, ondan, bundan, güzel doğamızdan veya da bir nesil hakkında yazmam.
n
"Bir zamanı var mı ki yazmanın?
n
Sonu geliyor mu veya bir son görünüyor mu?" sorulara da, bir yanıt veremem.
n
Yazacağım kadar yazıyorum.
n
Belki de yaşadığım kadar yazacağım?
n
Yaşadıklarım kadar yazacağım...
n
Kim engelleyebilir?
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n