İman; bir gemiydi, göğüs sularında rızık arayabilen...
n
Tasavvuf; genç bir adamdı, nazlı kızları peşinden koşturan...
n
Gönül; bir bahçeydi, çamurlaşan toprakta güller yetişen...
n
Sabır ahdı...
n
Ne kavuşmak içindi dualar ne ayrılığa dayanırdı can...Aşk... Şiirlere sığınmış bir kadındı, sessiz çığlıkları olan...
n
Şiirler biter mi sandınız kadınlara dönünce namlular? Allah bilmez mi karanlıkta dökülen damlalar gözyaşı mı, kan mı?
n
Bunca şiir sebepsiz değil! Şu tokmakta nedir asılı, ardı görünmez bir kapıya...
n
Ardı ölüm müdür hayat mı? Ölüm ise daim senindir, ak kefene de sarsalar, iman bahçesindeki güller..
n
Hayat ise... İşte buna dervişlik derler... Ölümü bile korkutur dervişin dizeleri...
n
Bu kitap, diye başlamak nedendir tanışmak için... Yetmedi mi onca derdimi derdine serdiğim?
n
Ben mi seni okuyacağım, sen mi beni? Fark eder mi?
n
Ben anlatayım sen dinle, eğer dokunabilirsem derinlerde sakladığın sen’e... Sonra sen sula beni gözyaşlarınla...
n
Sula ki ‘Solmasın Gönlümün İman Gülleri’...
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n