Arkadaşını Davet Et


Jale DemirdöğenTürk EdebiyatıKan Ağacı
Jale DemirdöğenTürk EdebiyatıKan Ağacı
Jale DemirdöğenTürk Edebiyatı KitaplarıKan Ağacı

Kan Ağacı (9786056402739)

0,00
Tedarikçi : Nemesis Kitap
Para Puan : 100
İndirim Oranı : %54 İndirim
KDV Dahil : $35.83
İndirimli : $15.40  + KDV
KDV Dahil : $16.48
Barkod : 9786056402739


"...Hatırlamak tutsaklıktır dostlar! Hatıralar ise geçmişin önünde nöbet tutan güleryüzlü gardiyanlar!.. Diyorum ki unutun! Unutun ve kavuşun geleceğinize! Çünkü özgürlük, geçmişin değil geleceğin ellerinde! Ve unutmayın ki özgürlüğünüzün yalnızca iki kapısı var. Biri aklınız, diğeri ise kalbiniz. İkisinden biri ya da her ikisi birden, farkında bile olmadığınız bir anda kapandı. Açın diyorum! Ve işte şimdi yine, kapıları açık unutarak gidiyorum."brbrUnutkan, bu geceki son sözlerini tamamladıktan sonra mikrofonu kapattı ve yayını bitirdi. Tutsaklar içinse gece hiç bitmeyecekti. brbrMelike, güllü sedirde ayaklarını altına topladı.bRCanan, iyi bir kırmızı şarap seçmek için mahzenin kapısındaydı.brRüzgâr usulca esip Dermanın kıvırcık saçlarını karıştırırken, Lucia, parlattığı son gümüş parçayı da vitrindeki yerine kaldırıyordu.bRSuna, radyoyu kapattı. Başucundaki kitaba uzanırken ellerine ilaç sürmediğini fark etti.brİncecik atıştırmaya başlayan yağmur altında Fuat, merdivene oturdu ve bir sigara yaktı.Firuze Hanım, pırlanta taşlı saatinin kelepçesini ve saçlarının topuzunu açıp yatmaya hazırlanırken, Nergis için mahrum bir geceyi daha sessiz bir sabaha başlamanın vakti gelmişti.brbrBir bekleyici nasıl beklemesi gerektiğini bilir. Bekleyiş ne kadar uzun sürerse, hasret o kadar anlamsızlaştırır zamanı. Saatler ve beklenenin yüzü birbirine karışır. Her şeyi unutulur onun; bir tek bakışı unutulmaz. O unutulsa, zaten bekleyici olunmaz. brbrHerkes birini bekledi. Kimi, gidenlerin dönüşünü... Kimi, dönmeyenlerin ölüşünü...



bSayfa Sayısı: 336

Baskı Yılı: 2010


Dili: Türkçe
Yayınevi: Nemesis Kitap

Türk Edebiyatı 3
KÜ-6

"...Hatırlamak tutsaklıktır dostlar! Hatıralar ise geçmişin önünde nöbet tutan güleryüzlü gardiyanlar!.. Diyorum ki unutun! Unutun ve kavuşun geleceğinize! Çünkü özgürlük, geçmişin değil geleceğin ellerinde! Ve unutmayın ki özgürlüğünüzün yalnızca iki kapısı var. Biri aklınız, diğeri ise kalbiniz. İkisinden biri ya da her ikisi birden, farkında bile olmadığınız bir anda kapandı. Açın diyorum! Ve işte şimdi yine, kapıları açık unutarak gidiyorum."

Unutkan, bu geceki son sözlerini tamamladıktan sonra mikrofonu kapattı ve yayını bitirdi. Tutsaklar içinse gece hiç bitmeyecekti.

Melike, güllü sedirde ayaklarını altına topladı.
Canan, iyi bir kırmızı şarap seçmek için mahzenin kapısındaydı.
Rüzgâr usulca esip Derman'ın kıvırcık saçlarını karıştırırken, Lucia, parlattığı son gümüş parçayı da vitrindeki yerine kaldırıyordu.
Suna, radyoyu kapattı. Başucundaki kitaba uzanırken ellerine ilaç sürmediğini fark etti.
İncecik atıştırmaya başlayan yağmur altında Fuat, merdivene oturdu ve bir sigara yaktı.Firuze Hanım, pırlanta taşlı saatinin kelepçesini ve saçlarının topuzunu açıp yatmaya hazırlanırken, Nergis için mahrum bir geceyi daha sessiz bir sabaha başlamanın vakti gelmişti.

Bir bekleyici nasıl beklemesi gerektiğini bilir. Bekleyiş ne kadar uzun sürerse, hasret o kadar anlamsızlaştırır zamanı. Saatler ve beklenenin yüzü birbirine karışır. Her şeyi unutulur o'nun; bir tek bakışı unutulmaz. O unutulsa, zaten bekleyici olunmaz.

Herkes birini bekledi. Kimi, gidenlerin dönüşünü... Kimi, dönmeyenlerin ölüşünü...



Sayfa Sayısı: 336

Baskı Yılı: 2010


Dili: Türkçe
Yayınevi: Nemesis Kitap
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR