Ortaçağ, dünya tarihinin en sert ve acımasız dönemi.
n
Yağma, Tecavüz, Katliam, salgın hastalıklar ve işkencelerin zamanı.
n
İki ayrılmaz kardeş…
n
Dökülen kan ve gözyaşı…
n
Fitne, fesat, kargaşa, ölüm…
n
Yeryüzü, efendisini arayıp durmaktaydı düzensizliğe son vermek için.
n
Tanrı kimi zaman kendi işini kendisi görür. Kimi zaman uyarır.
n
Depremler, volkanlar, salgın hastalıklar, afetler verir.
n
Kimi zamansa insanlığı yola getirme işini bizzat insana verir.
n
Peygamberler gönderir.
n
Ya Peygamberler devri kapanmışsa?
n
O ZAMAN BU İŞİ TÜRK’E VERİR.
n
Zaman zaman Bozkır'dan bir güç yükseldiği görülür.
n
Bu güç yeryüzünden arşa kadar her yeri kaplar.
n
DURDURULAMAZ.
n
Bu güç önce yüreklere sonra bileklere taşınır.
n
Ordularla yenilmez bir gayız doğar ve dünya’ya yayılır.
n
Ortaçağ ya!
n
Zamanın hekimleri mikrop kapmış yaraya ateşte kızdırılmış demir basarlar.
n
Kanayan taze yara dağlanır.
n
Bu zamanda Dünya’ya gelen gerçek bir demir adam.
n
Kıpkırmızı ve akkor hale gelmiş demir.
n
Dokunduğu yeri dağlayan, acı veren ama iyileştiren…
n
BOZKIRIN EFENDİSİ…
n
EMİR TİMUR!
n
n
(Tanıtım Bülteninden)
n