Seyahat Tutkunlarının Mutlaka Görmesi Gereken 10 Şehir

Seyahat Tutkunlarının Mutlaka Görmesi Gereken 10 Şehir

Seyahat tutkunları, insanı en çok geliştiren ve ona en fazla keyif veren şeyin yeni yerler görmek olduğunu bilir. Aslında bu, herkes tarafından bilinen bir gerçektir de denebilir. Seyahat etmenin ne kadar ufuk açıcı olduğunu ortaya koyan ünlü bir söz bile vardır: Çok okuyan değil çok gezen bilir! Bir kültür, bir ülke ya da bir toplum ile ilgili fikir edinmenin en sağlam yolu seyahat etmektir. Buna şüphe yok! Farklı kültürler görmek, yeni insanlar tanımak ve yepyeni şehirler keşfetmek, insana mutluluk hissi de verir aynı zamanda. Gezdiğimiz her bir müze, yürüdüğümüz her bir sokak ve karşılaştığımız her manzara, bize bambaşka bir bakış açısı kazandırır. Üstelik seyahat ettiğimiz uzak şehirlerde edindiğimiz anılar, hayat boyu yetecek hikayelere sahip olmamızı da sağlar. Peki özellikle yeni ülkeler ve farklı şehirler görmek isteyen seyahat tutkunları, işe nereden başlamalı? İşte ölmeden önce görülmesi gereken yerler ve mutlaka gidilmesi gereken şehirler...

Venedik - İtalya

İtalya’nın kuzeydoğusunda yer alan Venedik şehri, onu 118 parçaya ayıran kanallardan ve bu parçaları birbirine bağlayan köprülerden oluşur. Venedik, dünyanın en romantik şehirlerinden bir tanesi olarak bilinir. Lagünleri de dahil olmak üzere şehrin tamamı, UNESCO’nun Dünya Mirasları listesinde yer almaktadır. İtalya’nın Veneto bölgesinin başkenti olan Venedik, dünyanın en ünlü şehirlerinden birisi olmasına rağmen yalnızca 260,897’lik bir nüfusa sahiptir üstelik. Dünyanın en eski şehirlerinden bir tanesi olan Venedik’in tam olarak ne zaman bir yerleşim yeri haline geldiği ile ilgili bir bilgi yoktur. Venedik’i mutlaka görülmesi gereken yerler arasına koyan özelliği de, bu köklü tarihidir zaten. Kanallar ve köprülerle dolu sokakları, Türk Hanı ve Düka Sarayı gibi tarihi binaları, fırtınalı günlerde sular altında kalan görkemli meydanları bu şehri dünyanın en görülesi yerlerinden bir tanesi haline getirir.

Marakeş - Fas

Tüm dünyada “Kırmızı Şehir” olarak da bilinen Marakeş, Fas ülkesinin ilk başkentidir aynı zamanda. Görkemli Atlas Dağları’nın eteğinde yer alan bu rengarenk şehrin tarihi, 1070’li yıllara kadar dayanmaktadır. Sımsıcak Akdeniz iklimi, çöllük alanları ve palmiye ağaçlarıyla görenleri kendine hayran bırakır Marakeş. 1 milyona yakın bir nüfusa sahip olan ve dünyanın en ünlü pazarlarından bir tanesi olan Jemaa el-Fnaa’ya ev sahipliği yapan Marakeş şehrinin bir kısmı, aynı zamanda 1985 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine alınmıştır. Marakeş’e gidildiğinde mutlaka görülmesi gereken yerlerden bir tanesi ise, “souk” adı verilen geleneksel pazarlardır. Yeryüzündeki tüm renkleri içerisinde barındıran ürünleriyle bu pazarlar, görenleri zamanda yolculuğu çıkarır adeta.

Sidney - Avustralya

Hem kıta hem de ülke olan Avustralya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Sidney, aynı zamanda ülkenin ekonomik ve kültürel merkezi. Buna rağmen, pek kişinin zannettiğinin tam tersi olarak, ülkenin başkenti değil! Sidney, Botany Körfezi ve Pittwater olarak adlandırılan bölgenin arasında yaşayan eski bir kabilenin de anayurdu aynı zamanda. Dolayısıyla burada, tarih öncesinden kalma pek çok yerleşim yerine rastlamak mümkün. Sidney şehrinde modern yaşam ise 1778 yılında bir İngiliz kolonisi ile başlar. Şehrin İngiltere’de istenmeyen suçluların gönderilmesi ile başlayan tarihi, onu bugün dünyanın en ünlü kültür ve sanat merkezlerinden bir tanesi haline getirir. Gece hayatı ile de meşhur olan şehir; Sidney Opera Evi, Sidney Köprüsü ve Sidney Kulesi gibi mutlaka görülesi yapılara da ev sahipliği yapar.

Pekin - Çin

Çin Halk Cumhuriyeti'nin başkenti olan Pekin, dünyanın en fazla nüfusuna ev sahipliği yapan başkenti olarak bilinir. 21 milyondan fazla nüfusuyla Pekin; kültür, diplomasi, eğitim, sanat ve ekonomi alanlarında Dünya’nın en önemli merkezlerinden de bir tanesidir aynı zamanda. Teknoloji ve tarihin bir arada barındığı bu eşsiz şehir, bir megakent olarak adlandırılır. Tarihi milattan önce 4. Yüzyıla kadar dayanan Pekin’de Pekin İmparatorluk Müzesi ve Çin Tarih Müzesi gibi dünyanın en önde gelen müzeleri bulunur ve bu müzeler uzakdoğu kültürünü merak eden seyahat tutkunlarının en uğrak yerlerinden de bir tanesidir.

Tokyo - Japonya

Japonya’nın başkenti Tokyo, hem 38 milyon nüfusu ile bir megapol hem de dünyanın en büyük kenti. Aynı zamanda yaşamanın en pahalı olduğu kent olan Tokyo’nun tarihi, 12. yüzyıla kadar dayanıyor. Bir samuray klanı ailesinin yerleşmesiyle tarih sahnesine giren bu köklü şehir, ılıman iklimi sayesinde de her mevsim ziyaret etmeye uygun. Şehirde gezilecek yerlerin başında, geniş hendekler ve görkemli bahçeler ile çevrili İmparatorluk Sarayı geliyor. İki katlı evlerden gökdelenlere kadar değişen mimarisi ile Tokyo, Japonya’nın kültür merkezi. Tokyo Milli Müzesi ve Batı Sanatı Müzesi, Tokyo’da mutlaka görülmesi gereken yerlerlerden.

El Uksur - Mısır

Yalnızca 200 binlik bir nüfusa sahip olan El Uksur, Güney Mısır’da yer alıyor. Dünyanın en büyük açık hava müzesi olarak bilinen Thebes harabeleri sebebiyle de bu şehir, en büyük antik şehirlerden birisi aynı zamanda. Şehirde mutlaka görülmesi gereken yerler ise şöyle; El-Uksur Tapınağı, Krallar ve Kraliçeler Vadileri, El-Uksur Müzesi, Medinet Habu Tapınağı.

Zanzibar - Tanzanya

Afrika’nın doğusunda yer alan özerk bir bölge olan Zanzibar, ana ada ve Pemba adası ile birlikte toplamda iki adadan oluşuyor. Zenzibar’ı en ilgi çekici yerlerden bir tanesi yapan özelliği ise, dünyanın en büyük baharat üreticilerinden bir tanesi olması. Zanzibar aynı zamanda, ünlü rock grubu Queen’in solisti Freddie Mercury’nin de doğum yeri. Zanzibar, Afrika kıtasının genelini yansıtan bir doğal yaşama da ev sahipliği yapar. Leoparlardan yunuslara kadar pek çok koruma altındaki türün yaşadığı bu yeşil ülke, geçiminin de büyük bir kısmını turizmden sağlamaktadır. 

San Francisco - ABD

Amerika Birleşik Devletleri’nin en önemli ekonomik ve kültürel merkezlerinden bir tanesi olan San Fransisco, Büyük Okyanus’a kıyısı ve büyük körfeziyle seyahat tutkunları için en ilgi çekici şehirlerden bir tanesidir. Dünyaca ünlü kırmızı Golden Gate Köprüsü, dik yokuşları ve sevimli tramvay sistemi ile bu şehrin sokaklarında dolaşmanın bambaşka bir tadı vardır. Farklı kültürlerin bir arada barınabildiği San Fransisco, modern mimari ve Viktorya dönemi mimarisinden esintiler taşır. Amerikan rüyasının sembollerinden biri olan bu şehir, pek çok film ve televizyon yapımında da kendini göstermektedir.

Mont Saint-Michel - Fransa

Fransa’nın Normandiya bölgesinde yer alan Mont Saint-Michel’in, neredeyse bir kilometre uzunluğunda sahili ve antik çağlardan kalma surları ile dünya üzerindeki en masalsı şehirlerden bir tanesi olduğu söylenebilir. Her yıl 3 milyonun üzerinde turist tarafından ziyaret edilen bu muhteşem şehir, UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alınan şehirlerden bir tanesidir. Dünyanın en ünlü fantastik kitaplarından biri olan Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü kitabındaki şehirlerden bir tanesinin de Mont Saint-Michel’den ilham aldığı söylenmektedir.

Bangkok - Tayland

Uzakdoğu ülkesi Tayland’ın hem başkenti hem de en büyük şehri olan Bangkok, Tayland halkı arasında “Melekler Şehri” olarak anılmaktadır. Şehrin muhteşem güzelliği, bu ismi hakkıyla taşımasına olanak verir. Her yıl dünyanın her yerinden milyonlarca turist ağırlayan Bangkok, pek çok müze ve tarihi edere de ev sahipliği yapar. Hem dünyanın en lüks otellerine hem de uygun fiyatlı konaklama seçeneklerine sahip olan bu şehir, seyahat tutkunları tarafından en çok Wat Arun ve Wat Phra Kaew isimli iki tapınağı sebebiyle tercih edilir.


 
Etiketler: Seyahat Tutkunlarının Mutlaka Görmesi Gereken 10 Şehir
Mayıs 23, 2021
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR