“Sevginin, sevgilinin bir fırtına gibi hayatımdan alıp gittiği bugünleri düşününce ürperdim. İçimde hissettiğim o şiddetli aşk, lekesiz bir hayatın bilinmeze karşı hissettiği bilmek arzusu beklemek yetisini kırıyordu. Zihnimde belirgin bir acı ile iz bırakan nazenin, kuvvetsiz ve nazlı bir ruhun bütün bir hayattan ve onun korku veren acımasızlığından duyduğum amansız bir bekleyişti. Bu yaşadığı ilk hayal kırıklığı değildir ama yine de o acının verdiği haz ile etrafına değil de kendisine saldırmaya başlar. Çünkü bu acı derinlere kadar işler. En derine. Bu ne biliyor musun sevgili dostum? Bu yılların sırtıma kendi ellerimle saplattığı bir hançer. İşte böyle azizim; üç günüm böylesine bir aşkın sefaletine katlanıp öldü gitti.”
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.