Gözlerini kırbaçlayan sessiz bakışParçalar kafesini kaplanlarınEvrenin daralan dört duvarı arasındaTüneyip ağacına kaderin güllerininBaykuşlar gece ağlar.
Üzülme bu sen değilsinSaçlarında uzayan ağır gölgesiZamanın yerle bir olan mezarınınUğuldayan yalnızlığın deniz enkazıBaykuşlar gece ağlar.
Truva kenti alevler içindeKendiliğinden tutuşan gözyaşlarınaBenzeyen bir şey var yıldızlardaParis’in sesiyle büyüyen rüzgârEski bir gemici şarkısını söyler dururBaykuşlar gece ağlar.
Kurtların bile avlanmaktan korktuğuKaranlık korularda kaybolmadanYolunu bulan aşk (*) bir mağarada doğar (†)Kalpleri kalenderdir rintlerinKırılır geçmişle geleceğin ortasındaki aynaBaykuşlar gece ağlar.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.