Geliniz görünüz ki; bu dönem ateşten gömlek giyme dönemiydi. imanı avuçta kor gibi tutmak anıydı... Birer fidan gibi yavaş yavaş yetişen Müslümanların her yönüyle adeta ateşte pişmeleri gerekiyordu...
- Sizler bu dönemde, karanlık gecede, zemheri soğuğunda yeşeren güllersiniz. Siz gelecek için sınız. Çalışın, çabalayın; okuyun, anlatın. Direnin, devam edin. Ve başınıza gelenlere sabredin...
Salim, kıpkırmızı olmuştu. Ateşte kavruluyor gibiydi. Silahını sımsıkı tuttu. Gözlerini yere dikti. - Başka ne biliyorsun anlat, dedi.
- Allah'a and olsun ki onların davası yüreğimizde yaşayacaktır. Şu ateşte yeşeren yüreklerde yer alacaktır. Ateşte yeşeren yürekler, ımız olacaktır.
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.